21 Şubat 2011 Pazartesi

pari pari pari

yaklaşık 12 gün sonra kendimi sokağa atabildim. pek nereye gideceğimi de kestiremedim açıkçası, bineyim metroya notre dame dolayları beni paklar dedim önce, yukarıdan bir göreyim parisi. metroda giderken gözüme montparnasse kulesinin reklamı çarptı, yok hergün açıkmış 360 derece panoramik manzaraymış. ya montparnasse diyip diyip duruyorlar nerede bu kule acaba derken 2 durak sonra montparnasse durağına geldik ve attım kendimi metrodan! hiç aklımda gökdelen gibi canlanmamıştı nedense bilmiyorum, terası kapalıymış
yenileme sebebiyle hazirana kadar. bir alt katında camlı bölmeden izleniyormuş, peki dedim çıktık. aça aça biteremedikleri geniş caddelerle yüzleştim, tepeden eyfelle yüzleştim. gerçi hava pek iyi değildi, mutlaka hava açıkken gidilmeli. yine de önizleme için yetti de arttı bana. fakat zamanında bu geniş caddelerin çok kolay açılmadığını okumuştum, çeşitli zorluklar, durumu iyi olmayanları şehir dışına postalamalar, zenginler için yerler açmalar vs gibi. neyse uzun süreden beri elime fotoğaf makinasını almadığım için de heyecanlanıp hemen gölgeli alengirli fotoğraflar da çekmeye başladım, sonra da pılımı pırtımı toplayıp indim kuleden.
yukarıdan bakılınca heryere ne kadar kolay gidiliyor ya! direk notre dame için direk yürüme güzargahımı belirlemiştim yukarıdayken. bir de oraya gidene kadar saint sulpice in de yanında geçicekmişim, iyi oraya da uğrarım dedim. efenim rennes caddesinde ilerlerken art nouveau diye bağıran bir apartmanın Paul Auscher'e ait olduğunu öğrendim. Magazin Felix Potin miş ismi 1904 de yapılmış. zaten Art nouveau akımının mimarıymış kendisi de. sen gel bütün klasik çizgili paris apartmanlarının arasına koy binanı, zaten dikkati çekiyor hemen.

neyse saint sulpice gayet sessiz sakin, önünde güzel bir çeşmesi olan, cephesi çok işlemeli olmayan, haç planlı güzel bir kilise. çok işlemeli değil dediysem ön kolonların ardındaki dehşet
betimlemeleri hiçe saydığım sanılmasın. sonradanokuduğuma göre de buraya zamanında Davinci şifresi kitabı/filmi yüzünden inanılmaz turist akını olmuş. gül çizgisi varmış yerde, 150 yıl önce dünyanın ilk sıfır boylamı olarak kabul ediliyormuş. bunların hiç birini görmedim tabi ki niye çünkü sonra okudum..... mesela benim de dikkatimi başka şeyler çekti diyerek savunmaya geçebilirim kigeçiyorum, kilisenin ana nefinin yanlarında bulunan şapellerinden bi rinde bir sanatçının enstlasyonu vardı. kilisede modern sanat mı olur? baktım ki adam daha önce de saint sulpice de çeşitli enstalasyonlar yapmış. iyi bu iş iyi dedim ben de. camide güncel sanat mı? yazarken bile garip... Adamın ismi; Benjamin Bergery çalışma da Confession with technology. ayrıntı için ( http://bergery.net/)


Notre Dame bence korkutucu bir yer! yürüdüm vardım sonunda, zaten deli gibi turist akını, sıra olup içeriye giriliyor, içeride tintin birbirinin ardında yürünüyor falan. derste dinlerken bu kadar ürktüğümü hatırlamıyorum, ilk gotik kilise ve en iyi örnekleri arasında biliniyor. bir de gotik akımının ilk başladığı zamanlarda (romaneskten sonra) duvarları inceltip pencereleri açma olayı burada artık zirveye ulaşmış. yani uçan payandalarla duvarlar destekleniyor böylece cephe yükseldikçe duvarları kalınlaştırmaya gerek kalmıyor ve pencereler açılabiliyor. fakat ilk planlar böyle
değilmiş,sonradan çatlamalar yüzünden payandalar yapılmış. bu payandalarla birlikte binayı kavramak mümkün değil, içini gezdikten sonra arkasına gidip uzun süre bakındım. zamanında 'hala inşaat halinde gibi duruyor' eleştirisi yapılacak kadar da değil açıkçası. bu eleştiriyi de nasıl yaparsınız diyesim geldi. bir de korkutucu olmasının sebeplerinden biri dış cephedeki suluk görevi yapan hayvanlar. hepsi mi kötü bakar! ayrıca bu binaların turistik açıdan iyi gözükmesi için sürekli cephe temizliğinin yapıldığı biliniyor, anladığım kadarıyla fransızlar bir tek batı cephesini, yani turistlerin gördüğü cepheyi temizleyip bırakmışlar! arkası simsiyah! hooop hiişt paris belediyesi!

sonra da 3-5 ikinci el kitapçı dolaşıp kendime 20 centten fransızca çocuk kitapları aldıktan sonra yurduma döndüm. ne yazık ki yarın okul başlıyor dıdıdıdıımmm!

1 yorum: